Kelime-i şehâdet, “Eşhedü en lâ ilâhe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abdühû ve resûlüh” kelimeleridir.
Kelime-i şehâdeti söylemek, yani Allah’tan başka hiçbir ilah olmadığını, Hz. Muhammed Mustafâ’nın (s.a.v.) onun kulu ve resûlü olduğunu kalbiyle tasdik etmek, Müslüman olmak için temel şarttır. Bu, imanın özüdür.
Bir kimse, Allâh’tan başka ilah olmadığına inandığı, onun varlığını-birliğini, eşi-benzeri olmadığını tasdik ettiği halde, Hz. Muhammed’in (s.a.v.) peygamberliğini kabul etmiyorsa Müslüman olamaz. Kelime-i şehâdet bir bütündür; yarısına değil, tamamına inanmak gerekir. Alemlerin Rabbi olan Allah'a hamd olsun. Salat ve selam efendimiz Muhammed aleyhisselamın üzerine olsun.
Allah'ın kulları üzerindeki hakkını yerine getirebilmek için Kelime-i Şehadet'in manasını hakkıyla öğrenmek gerekir. Bu manayı hakkıyla öğrenmeyen insan bu Kelime-i Şehadetlere zıt düşebilecek bir duruma düşebilir.
“Eşheduenla ilahe illallah" kelimesinin kısaca manası: "Dilimle ikrar kalbimle tasdik ederim ki gerçek manada ibadete layık olan yalnız ALLAH 'tır. "Aynı zamanda "Eşheduenla ilahe illallah" ın manası:"Ben şahadet ediyorum; Allah’tan başka hakkıyla ibadet edilecek ilah yoktur. edinilen varlıklar, ibadet edilmeye layık değildir." Hazret-i Adem aleyhisselam'dan Peygamber efendimize kadar bütün Peygamberlere evvela "La ilah e illallah" Kelime-i tevhidini bildirmiştir.
Yani Allah Adem aleyhisselamın yaratılmasından sonra onun neslinden, Allah'tan başka varlıklara ibadet edenlerin geleceğini bildiği için, Peygamberlere de ilk bu uyarıyla emretmiştir. Peygamberlerde ilk önce, Allah'tan almış oldukları bu emri insanlara öğretmişlerdir.
Bu hangi kaideyi ortaya koyar? Mahluk, yani yaratılmış oldukları halde ilah olarak kabul edilen varlıklar vardır. Fakat biz bunları reddediyoruz. İbadete layık tek ilah Allah-u Teala' dır.Tam kelime anlamı olarak ne diyoruz? "La",yani "Hayır. Bu ilahlar ilah edinmeye ve ibadete layık değiL" Allah-u Teala' dan başka ilahların (edinilen ilahların) mevcudiyeti, Kur'an da bildirilmiştir. İbadete layık ilah ise ancak ve ancak Allah'tır.. Demek ki edinilen ilahlar var, ama ilah edinmeye ve ibadete layık değiL. Türkçe de ki: "Allah 'tan başka ilah yoktur" mealine şöyle bir tevil getirilir:.Bunlara ibadet etmekten vazgeçin, Allah-u Teala ya ibadet edin ilah olarak sadece Allah 'ı tanıyın. " Allah-u Teala böyle emrediyor. "Eşheduenne Muhammedur RasululIah" Buda aynı şekilde: "dilimle” itiraf ediyor ve kalbimle inanıyorum ki efendimiz aleyhisselatu vesselam, Allah-u teala tarafindan insanlara, cinlere ve bütün alemlere Peygamber olarak gönderilmiştir. " "Muhammedurresulullah " - manası:-"Muhammed Allah 'in Resuludur " Resulun görevi ise: İnsanların peşinden gitmeleri için Allah'ın onlara bildirdiklerini insanlara tebliğ etmek. Peygamberler ne getirdiyseler, ne yaptıysalar ve ne söylediyseler haktır, gerçektir, doğrudur. İşte biz Peygamberimize böyle itaat ediyoruz.
Allah-u Teala'nın da varlığını ,ibadete layık yegane varlık olarak bilmiş isek, Kelime-i ŞehadetIerin manalarını hem dilimizle söyleyerek, hem de bu inancı kalbimizde besleyerek ancak yerine getirmiş oluruz. Müslüman olmak için muhakkak Hz.Muhammed aleyhisselatu vesselama inanmak gereklidir Farz-ı ay-ndır, yani farzdır
Allah-u Teala Fetih suresinin 13.Ayetinde: Meali: "Kim Allah 'a ve Resulun 'e iman etmez ise ,bilsin ki, biz kafirler için çılgm bir ateş hazırladık. "Bu muhkem yani açık bir ayet. Bunun tevili yoktur.
Buradaki "hazırladık" çoğul ifadesi Allah'ın ortağı veya yardımcıları var anlamına gelmez. Yaratan Allah-u Teala'dır Elbetteki Allah-u Teala'nın yaratmış olduğu varlıklar da, mekanlar da onu emrini yerine getiren Melekler (burada azap Melekleri) vardır. İşte o azap Melekleri kafırlere azap ederler Bu manada biz kelimesi yerinde kullanılır .Ama yaratan Allah-u Teala'dır Yoksa yaratmada hazırlamada Allah-u Teala hakkında çoğul kullanılmaz.
İşte bu Ayet-i Kerime'nin birinci bölümünde Hz.Muhammed aleyhisselatu vesselamm Peygamberliğine inanmayanların kafir olduğu açıkça ifade edilmektedir Allah'a ve Resulun'e iman etmeyen insanlar için, kim olursa olsun Hz.Muhammed aleyhisselamın varlığına, Peygamber olarak geldiğine inanmayanlar için, Allah-u Teala ne buyuruyor? Diyor ki: "O insan kâfir’dir".Sebebi Peygambere inanmamasıdır. Dernek ki Hz.Muhammed aleyhisselatu vesselamın Peygamberliğine inanmayan kafirdiL Onun sadece: "Ben Allah 'a iman ediyorum" demesi yeterli değildiL Çünkü Allah-u Teala Ayetin de: Yani, "Allah 'a ve Resulun'e iman". Müslümanlığın dışında herhangi bir Din'e mensup olanlar (herhangi bir Dinden kasıt inanç şekli) hepsi kafirdir Demek ki Müslümanlığın birinci şartı "La ilahe illallah Muhammedur Resulullah" Kelime-i tevhidini söyleyip ona kalben iman etmektir. Buna kim izah ettiğimiz şekilde inanmamışsa, o Müslüman değildir. Onun hiçbir başka ameline aldanılmamalıdır. Bazı kimseler "Biz hristiyanlara ve yahudilere kâfir diyemeyiz. Onlarda Allah 'a iman ediyorlar. Onlarda neticede bir Peygambere inanıyorlar" gibi sözlerle, sözde iyi niyetlerini ortaya koyuyorlar. Fakat bu insanlar işte bu Ayeti yalanlamış olduklarından dolayı küfre düşüyorlar. Böyle bir tartışmaya dahi girenler, bu Ayeti yalanladıklarından dolayı kafirdir. Bu Ayeti nasıl yalanlamış oluyorlar? "Onlarda Allah 'a inanıyor. Onlarda İsa ya Musa ya inanıyor" diyorlar. Fakat değil mi ki Hz.Muhammed'e(s.a.v) inanmıyorlar. Bu onların küfre düşmeleri için yeterli sebeptir. Bunlar cahil, dinini ehlinden öğrenmemiş olan sözde Müslümanlardır. Kur'an da Allah-u Teala: "Kim Allah 'a ve Resulullah 'a iman etmezse o kâfirdir" diyor. Ona Cehennem ateşinin hazırlandığını, ebedi olarak onu orada yakacağını bildiriyor Allah. Kâfir olmasının sebebini yine kendisi bildiriyor. Bu sebep ise, Resulün'e iman etmemiş olmasıdır. Halbuki cahil olmayan bir Müslüman biliyor ki onların Allah'a iman ediyoruz demeleri, Allah'a hakkıyla iman ettiklerini göstermez. çünkü onlar Allah'a iman ediyoruz diyorlar, fakat Allah'ı ona yakışmayan sıfatlarla sıfatlandırıyorlar. Neticede Allah'a doğru iman etmiyorlar. Bu da ayrı bir ders konusu. Bugünkü dersimizde Allah'a ve Resulün'e iman etmeyenleri anlatmaya çalışıyoruz. Yahudi ve Hrıstiyan için "Onlarda Allah'a iman ediyor. Neticede bir peygambere iman ediyor" diyenlerin (halbuki bunlar o Peygamberlere Peygamber olarak da inanmıyorlar. İlah yerine koyuyorlar bu Peygamberleri) kâfir olduğuna şek ve şüphesi olanlarda kâfirdir. Televizyonda, canlı bir yayında, bir ilahiyat profesörüne sorulduğunda ki: "Hristiyanıarın hepsi için Cehennemliktir diyebilirmiyiz?" Bayraktar Bayraklı şöyle cevap veriyor: "Hayır, diyemeyiz. Çünkü hristiyanlar farklı inançlara sahiptirler. Üç teslis (Meryem ,İsa ve kutsal ruh) inancına sahip olanlar Cehennemliktir. Onlara Cennetlik diyemeyiz. Fakat Ortodokslar için aynı şeyi söyleyemeyiz. Çünkü onlarda tek Allah inancı vardır. Onlar Cennetlik olabilirler. " Oysa onların tek Allah inancıda Allah'ın kutsal ruh olduğundan ibarettir. Ve "İsa 'nın şekline girdiği için İsa bizim İlahımız ve oda göklerde yaşıyor. Gelecek ve yeryüzüne tekrar adaleti getirecek" diyorlar. Bu profesör bu konuya olan bu yaklaşımıyla hata içindedir.Büyük günaha girmiştir. Çünkü Müslüman'ın Allah'a olan imanıyla bir Ortodoks'un imanını eşleştirmiş oluyor. Bu Ayet bir insanın sadece Allah'a (hakkıyla bile olsa) iman etmiş olmasının yeterli olmadığını gösteriyor. Hz.Muhammed'i(s.a.v) yalanlıyor ise ve onu aşağılamak için mesela" Akıllı bir Arap, takunyalı Bedevi, yalınayak çıplak uyarıcı" diyor ise, kâfirdir. Aklı başında bir Müslüman Hz.Muhammed aleyhisselam için kullandığı kelimelere dikkat etmeli. Onun için aşağılayıcı ifadeler kullanması caiz değildir.